14.09.2022 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanan DIR Karar/Tebliğ Değişikliği Hakkında

Kararın uygulmasına yönelik 2006/12 sayılı tebliğin değişiklik (İHRACAT: 2022/6) tebliği toplam 26 maddeden oluşmaktadır.

Bu maddelerin 1,25 ve 26 maddeleri genel tanım değişiklikleri ve yürürlük/ yürütme ile ilgili maddelerdir.

Diğer maddelerle ilgili olarak kısaca söylemek gerekirse, çoğunlukla DIR tebliği’nde ilgili bakanlık makamı unvan ve yetki düzeltmeleri (Gümrükler Genel Müdürlüğü / İhracat Genel Müdürlüğü) olduğu görülecektir.

Ekonomi Bakanlığı’nın kaldırılarak ilgili genel müdürlüklerin Ticaret Bakanlığı altında birleştirilmesi 2018 yılında gerçekleşmesine rağmen ve o tarihten günümüze kadar 4-5 DIR tebliğ değişikliği olmasına rağmen;

2006/12 DIR tebliğinde, “Madde 51- Bu Tebliğ hükümlerini Ekonomi Bakanı yürütür.” denilmekteydi. Dolayısıyla yaklaşık 4 senedir bu madde olmayan bir bakanlık ilgi tutuyordu, son tebliğ ile bu düzeltildi.

Yapılan karar ve tebliğ değişikliğinin getirdiği önemli yenilikleri aşağıda maddeler halinde belirtilmiştir.

  • 2006/12 tebliğin madde-14 kapsamında gümrük idarelerinden alınacak Dahilde İşleme İzni alt bentlerinden birisi olan “bedelsiz ithalat”ın kapsamı daraltılarak, 30.02, 30.03 ve 30.04 gümrük tarife pozisyonunda yer alan ürünlerin ihracatı kapsamında yapılacak olan bedelsiz ithalat hariç” tutularak bu eşyaların bedelsiz ithalatında dahilde işleme izni düzenlenmeyeceği belirtilmiştir.
  • Dahilde işleme izni talebi için, tebliğe eklenen “elektronik ortamda” ibaresi ile elektronik ortamda müracaat yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
  • Tebliğin 19. Maddesinde yapılan değişiklik ile “Dahilde işleme izni, taahhüt kapatma işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar revize edilebilir.” İfadesi eklenmiş ve DİİB’de olduğu gibi dahilde işleme izninde de ithalat ve ihracat işlemleri tamamlansa bile dahilde işleme izin belgesi proje ve sarfiyatında değişikliğe gidilebileceği hüküm altına alınmıştır. Böylelikle gümrük idarelerinde sıkıntılara yol açan uyumsuzlukların giderilmesi için önemli bir değişiklik, firmalar yararına yapılmış oldu.
  • Dahilde İşleme izinlerine ek süre almak için istenen “ithalat beyanname aslı” yerine “ithalat beyanname bilgisi” verilmesi yeterli olacaktır.
  • Dahilde işleme iznine ek süre için müracaat süresi belge süresi sonundan sonraki “1(bir) ay” değiştirilerek bu süre “2 (iki) ay” olarak belirlenmiştir.
  • Tebliğin 25. Maddesinde yer alan mücbir sebeplere “genel salgın hastalık” ibaresi de eklenmiştir (Covid vb.)
  • Tebliğin 30. Maddesinde düzenlenen “Temsilci Aracılığı ile İthalat” uygulamasına eklenen 3. Fıkra ile “gümrük beyannamesi ve eki belgelerin sahte olduğunun veya üzerinde tahrifat yapıldığının ya da gerçek dışı olduğunun veya gerçeği yansıtmadığının yahut ithalata aracılık eden temsilcinin eşyayı belge/izin sahibine teslim etmediğinin ve/veya ithal edilen eşyadan farklı bir eşyayı teslim ettiğinin tespiti halinde; ithalata aracılık eden temsilci, beyanname konusu eşyanın ithalatı esnasında alınmayan vergiden belge/izin sahibi firma ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.” denilerek belirtilen rejime aykırı hallerin oluşması durumunda temsilci ithalatçının de sorumlu olacağı hüküm altına alınmıştır.
  • Dahilde İşleme İznin kapatma müracaatı belge süresi sonundan itibaren “1 (bir) ay” içerisinde yapılması hükmü firmalar lehine değiştirilerek “3 (üç) ay”a çıkartılmştır.
  • Tebliğin 38. maddesinin 3 fıkrası değiştirilerek  “Gümrük beyannamesinin dahilde işleme izni ihracat taahhüdüne sayılabilmesi için ilgili gümrük beyannamesinde belge/izin sayısını içeren satır kodunun yer alması zorunludur.” denilerek beyannamede bulunması zorunlu tutulan bilgiler azaltılmıştır (izne ilişkin beyanname sayısının ihracat beyannamesinde yer almaması gibi). Dolayısıyla ihracat beyannamelerine dahilde işleme iznin alındığı ithalat beyannamesi tescil bilgilerinin girilmesi zorunluluğu ortadan kalkmıştır. Fakat yine tebliğin 31 maddesinin 2/b/4 alt bendinde ise hala “b) Belge/izin kapsamındaki ihracata ilişkin gümrük beyannamesi üzerinde; 4)İlgili belge veya belgelerin sayısını içeren satır kodunun/izin veya izinlere ilişkin beyanname sayısının,” yer alması kaydıyla ihracata izin verilir” denildiğinden 38. Madde değişikliği ile bir uyumsuzluk ortaya çıkmaktadır. Çünkü 38. Maddenin 3 fıkrasının eski hali 31 madde ile uyumlu olarak ihracat beyannamesinde izin ithalat beyanname nosu’nun bulunmasını zorunlu tutuyordu.
  • Tebliğ değişikliği ile 2006/12 DIR tebliğine yeni bir madde (38/A) eklenmiştir. DIR uygulamalarından belgeden belgeye satış ile alakalı kökten değişiklik içeren bir madde olduğunu düşünmekle birlikte, “ithal eşyasına ilişkin hak ve yükümlülüklerini Bakanlıkça (İhracat Genel Müdürlüğü) belirlenen usul ve esaslar” belirleninceye kadar sağlıklı bir yorum yapmak mümkün değil. Belgeden belgeye satış yoluyla rejim uygulamasında çeşitli aksaklıklar olduğu bilinmekteydi. Özellikle ithal eşyayı belge kapsamında ithal edip işleyerek yarı mamül olarak, yine başka bir firmanın diib ithal listesinde yer alması nedeniyle yurt içi teslim ederek (KDV’li, KDV’siz) 2. Belge kapsamında işlenerek son mamül eşyanın belge kapsamında ihracını gerçekleştirdikten ve ikinci belge kapandıktan sonra birinci belgenin kapatılabilmesi nedeniyle, birinci belge sahiplerinin yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen belgelerini kapatama sorunları uzun zamandır devam etmekteydi.

“38/A  “Belge Kapsamında İşlem Görmüş Ürün Bünyesinde Kullanılan İthal Eşyasına İlişkin Hak ve Yükümlülüklerin Devri” madde adından da anlaşılacağı üzere birinci belge sahibi firmanın hak ve yükümlülüğünü (teminat devri de dahil) ikinci belge sahibine (devralan) devretmesiyle birinci belgenin kapatılabileceği, teminatın gümrükten iade alınmasının mümkün olduğu ifade edilmiştir. Bu madde genelge vb bir düzenlenmeyle açıklanmaya muhtaçtır.

Aynı maddenin dördüncü fıkrası ise “Devir durumunda varsa ödenmesi gereken telafi edici verginin ödenmemesi veya eksik ihracat gerçekleştirilmesi halinde, tüm mali ve hukuki sorumluluk devralan firmaya geçer.” Hükmü yer alması nedeniyle devralan ikinci belge sahibi için ciddi bir cezai riskin üstlenilmesini (TEV ve ihraç edilmeyen eşyanın GK 238 madde müeyyideleri vb.) gündeme getiriyor ki, devralan firmaların böyle bir riski üstlenmeyeceği elbette tahmin edilebilir bir durumdur. Dolayısıyla bu madde belgeden belgeye satış uygulamasının belge kapatma süreçlerini kolaylaştıracağını sanmıyorum.

Bu maddeyle ilgili talimat/genelgenin beklenmesinin uygun olacağı görüşündeyim. Çünkü tebliğin belgeden belgeye satışları düzenleyen 38 madde 10 fıkrasının da düzenleme gerekecektir.

  • Tebliğin “Dahilde işleme tedbirlerine uyulmaması MADDE 45” değişikliğe uğrayan 4 fıkrası ile; “Ayrıca, indirimli teminat hakkına sahip olmayan firmaların (bu firmaların başka bir firmanın belgesine yan sanayici olarak eklenmesi dahil) bu fıkra kapsamında her bir ihlalinde teminat oranı, Bakanlıkça uygun görüldüğü tarihten itibaren 6 (altı) aylık süre ile ithalattan doğan vergi tutarının 2 (iki) katına kadar arttırılır.” cümlesi eklenerek, özel şart ihlali durumunda indirimli teminat hakkı olmayan firmaların da ihlal durumunda uygulanacak müeyyide belirtilmiştir.
  • Tebliğin en önemli değişikliği diyebileceğimiz değişiklik ise, 45 maddeye eklenen 7 fıkrasıdır. Özellikle tarım sektöründe çeşitli eşyalara getirilen “Önce İthalat” özel şartı sektörde tartışmalara ve farklı yorumlara neden oldu. 1 Ağustos 2022 tarihini baz alarak yürürlüğe konulan bu uygulamanın, tebliğin bu maddesindeki değişikle daha da ağırlaştırılan bir uygulama olduğu görülmektedir.

İlgili özel şartın ihlaliyle birlikte indirimli teminat hakkının alınması müeyyidesinin yanında yeni müeyyideler getirilmiştir.

  1. ilk ihlalde 3 (üç) ay süreyle,
  2. 2 (iki) takvim yılı içerisinde gerçekleşen müteakip ihlalde ise 6 (altı) ay süreyle belge/izin düzenlenmez,
  3. firmanın mevcut belgelerine/izinlerine ek süre verilmez
  4. ve revize başvuruları değerlendirilmez.

İlgili maddeden de anlaşılacağı üzere ilgili kuralın ihlali halinde, daha önce bu kadar açık ifade edilmeyen biçimde yasaklamalar getirilmiştir.

Sonuç olarak 16 yıl önce yayınlanan ve onlarca değişikliğe maruz kalan 2006/12 sayılı tebliğ, son değişiklik ile bir redaksiyona tabi tutulmuş ve 2-3 madde ile belirtilecek önemli değişiklikler yapılmıştır.

Kısaca aklımızda kalacak olanlar ise;

1-Dahilde işleme izinlerinin ek süre ve kapatma müracaat süreleri değiştirilmiş, kapanmadan önce revize yapılabilmesinin önü açılmıştır.

2- Belgeden belgeye satışlarda birinci belge kapsamındaki ithalat hak ve yükümlüğü ile teminatın ikinci belge sahibi firmaya devredilebilmesini konu alan fakat bakanlık açıklamasına muhtaç yeni bir uygulama başlatılmıştır. Böylece belgeden belgeye satış kapatma işlemlerinin hızlandırılması hedeflendiği sanılmaktadır.

3- Ve son olarak dahilde işleme izin belgesi özel şartlarının ihlali halinde, yeni bir belge düzenlenmemesi, mevcut belgelere revize yapılmaması ve ek süre verilmemesi gibi ağır yaptırımların uygulamaya konulmuş olmasıdır. Dolayısıyla özellikle Önceden İthalat özel şartı bu anlamda daha da önem kazanmaktadır.

Telafi Edici Vergi Otomasyonu ve Sonradan Kontrol Cezaları

AB, EFTA ve STA anlaşmaları, Pan Avrupa Akdeniz Menşe Kümülasyonu’na taraf ülkelerce uygulanan ortak menşe kuralları ve gümrük vergisi indirimlerini kapsamaktadır.

Bu çerçevede anlaşamaya taraf ülkelere gümrük vergisi indirimi (tercihli ticaret) sağlanırken anlaşma dışında kalan ÜÇÜNCÜ ÜLKELERE ise ithalatta gümrük vergilerinin tahsili ve bu vergilerin geri iadesinin engellenmesi (No Draw Back) şartı konulmuştur. Dolayısıyla dahilde işleme rejimi kapsamında ithal edilen ham maddenin vergilerinin teminata bağlanması(ödenmemesi) ve bu ham maddeden imal edilen ve PAAMK ülkelerinden birisine ATR, EUR.1 veya EUR-MED ile ihraç edilmek istenmesi durumunda ithalatta ödenmeyen üçüncü ülke vergisinin, ihracat esnasında telafi edici vergi olarak ödenmesi, bu kuralın yerine getirilmesidir.

Taraf ülkelerin bir ihraç eşyası içerisindeki üçüncü ülke girdisinin kullanılıp kullanılmadığı ve vergilerin tahsil edilip edilmediği hususlarını soruşturabilir, bu durumda  o ülkelerin gümrük idareleri ve ilgili firmaları bilgi ve veri sağlamak zorundadır.

İlgili Ülkeler
PAMK: Pan-Avrupa Menşe Kümülasyonu’nu,
PAAMK: Pan-Avrupa-Akdeniz Menşe Kümülasyonu’nu,
STA: Serbest Ticaret Anlaşmasını,

Telafi edici Verginin Hesaplanması

Belge kapsamında ödenmesi gereken TEV’in hesaplanmasında; TEV’in ödenmemesine ilişkin hususlar hariç olmak üzere, belge kapsamında önceden ithalat sonradan ihracat yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın ihracata ilişkin GB’nin tescil tarihindeki TCMB döviz satış kuru ve bu tarihte İthalat Rejiminde belirtilen gümrük vergisi oranı ve varsa toplu konut fonuna ilişkin kesinti esas alınır.

Ayrıca, serbest bölgelerden yapılan satışlarda da TEV’in hesaplanmasında, serbest bölgeye gerçekleştirilen ihracata ilişkin GB esas alınır.

İhracat beyannamesi (GB) tescil tarihinde yatırılmalıdır. GB tescil tarihinden bir gün sonrasında dahi  yatırılan TEV’lerde gecikme zammı doğmaktadır.

Eğer TEV tescil tarihinden sonra yatırılıyorsa, gecikme zammı 6183 sayılı Kanun uyarınca yatırılmalıdır.

Yatırılması gereken TEV hesaplamasında, ithalat beyannamesindeki CIF USD birim fiyatı, ihracat beyannamesi tarihindeki ithalat vergi oranı ve ihracat beyannamesi tarihindeki Merkez Bankası döviz satış kuru esas alınmalıdır.

Toplam TEV :  CIF BRM $  X  İth. Vergi Oranı %  X İhrc Kur TL X ihraç eşyada kullanılan miktar

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı image-2.png

Dahilde İşleme izin belgesi kullanımında TEV takibi

Telafi edici verginin ödenmesi farklı yöntemlerle takip edilebilir.

Birinci yöntem, ilgili tebliğ hükümlerine göre her ithalat veya her ihracat esnasında ödeme yapılmasıdır. Fakat belge kullanımı devam ettiği için, gerçekleşebilecek üçüncü ülke ihracatları göz önüne alındığında fazla ödeme yapılma riski bu yöntemde mevcuttur.

Fazla yapılan ödemelerin geri iadesi de gümrük idarelerinden takip gerektiren bir süreçtir.

İkinci yöntem ise belirli periyotlar halinde veya belge süre sonunda toplu olarak TEV ödemesi yapılmasıdır. Topluca TEV ödenmesinin ek maliyeti, gecikme faizinin oluşmasıdır. Ödeme periyotları ne kadar kısa tutulursa gecikme faizi maliyeti o kadar azalır. Bu yöntemdeki risk, sonradan kontrole tabi olunması durumunda oluşacak vergi cezalarıdır.

TEV takibi, sistemli bir çalışma ve sıkı bir mevzuat takibi gerektirmektedir. Sürekli değişebilen ülkeler arası anlaşmalar ve kuralların her bir ithalat beyannamesi ve ihracat beyannamesi tescil tarihleri bazında incelenmesi ve geçmişe dönük ödenmesi gereken Telafi edici vergilerin titizlikle hesaplanması gerekmektedir.

TEV Ödeme Süresi ve Sonradan Kontrol’de TEV Cezaları

Telafi Edici verginin ödenmesi 2006/12 DIR Tebliği madde 38/7 ile düzenlenmiştir.

“(7) Bu madde hükmü çerçevesinde ödenmesi gereken vergi, serbest bölgelerden gerçekleştirilen satışlar dahil ihracata ilişkin gümrük beyannamesinin tescil tarihindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz satış kuru ve bu tarihte ithalat rejiminde belirtilen gümrük vergisi ve varsa toplu konut fonu üzerinden hesaplanarak ihracat esnasında ödenir. Ancak, belge kapsamında önceden ihracat işleminden sonra ithalat yapılması durumunda, bu vergi serbest bölgelerden gerçekleştirilen satışlar dahil önceden ihracata ilişkin gümrük beyannamesinin tescil tarihindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz satış kuru ve bu tarihte ithalat rejiminde belirtilen gümrük vergisi ve varsa toplu konut fonu üzerinden hesaplanarak, önceden ihracata tekabül eden ithalatın yapılması esnasında ödenir. Tahsil edilen telafi edici vergi bütçeye irat kaydedilir.” 

Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 2008 yılında yayınlanan fakat uygulamada yarattığı sorunlar nedeniyle (ihracatlar aksaması ve gecikmeler), 2009 yılında uygulamadan kaldırılan 2008/17 sayılı genelge, aslında varlığını sürdürmektedir. Bunun nedeni ilgili tebliğ ve gümrük yönetmeliğinde konuyla ilgili hükümlerin varlığını devam ettiriyor olmasıdır.

Yukarıda da bahsedildiği gibi Gümrük İdaresi ve İhracat Genel Müdürlüğü teşvik kapatma servislerinin yaklaşımlarının farklılığı nedeniyle, yapılan sonradan kontrollerde, beyanname bazlı TEV sorgulaması yapılmakta ve TEV ödenmeyen (kapatma sürecinde ödenmesi için geri bırakılan) beyannameler için ilgili gümrük kanunu çerçevesinde ceza kararı çıkarılmaktadır.

“5- Telafi Edici Verginin eksik ödendiği veya hiç ödenmediğinin gümrük idaresince muayene ve denetleme veya eşyanın ihracatından sonra kontrol sonucunda tespit edilmesi halinde, eksik ödenen veya hiç ödenmeyen Telafi Edici Verginin ek tahakkuk çıkarılarak, eşyanın ihracına ilişkin beyannamenin tescil tarihi ile ödeme tarihi arasında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uyarınca gecikme zammı oranında faiz tatbiki ile birlikte tahsil edilmesi ayrıca Gümrük Kanunu’nun 234 üncü maddesinin uygulanması şeklinde işlem yapılacaktır.”(yürürlükten kalkan 2008/17 GGM genelge)

Ticaret Bakanlığı’na daha önce iletmiş olduğumuz önerilerde de yer aldığı gibi uygulamada bir bütünlük sağlanması ve firmalarımızın yaşadığı mağduriyetlerin önüne geçilmesi gerekiyor.

Son günlerde yaşanan YYS firmalarının sonradan kontrollerinde, bu çerçevede yazılan cezaların varlığı, bu sistemin yeniden sorgulanmasını gündeme getirmektedir.

YYS’li firmaları, tüm sorumluluklarını yerine getirmeleri ve uygulamada işlemlerin hızını artırmaları (DİİB kapatma sürecinde sonradan topluca TEV ödenmesi uygulaması) ve ülke ihracat performansını yükselten faaliyetlerinden dolayı cezalandırılmaları gibi bir sonuç ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Elbette bu da, rejimin ülkemize sağladığı faydanın ve ihracatın teşvik edilmesinin ruhuyla, bağdaştırılamamaktadır.

Sorun, yürürlükten kaldırılan  bir genelgenin varlığını devam ettirmesi değil, ilgili mevzuatın kaldırılan genelge uygulamasına hala kaynaklık etmesidir.

DIR Otomasyon Sisteminin OTOMASYONU ve TEV hesabı

Gümrük beyanname otomasyonu ya da DIR otomasyon sistemleri, günlük olarak ab/üçüncü ülke ithalat ve ihracat listelerini ve TEV’e tabi miktar vb. bilgileri, program aracılığıyla TEV’i hesaplayacak programlara, otomasyondan xcl veya xml formatında veri olarak iletememektedir.

Firmalarımızın asli görevleri olan ithalat, üretim ve ihracat süreçlerini yavaşlatmayacak, maliyetlerini yükseltmeyecek ve elbette kamunun çıkarları ile çelişmeyecek otomasyon geliştirmelerine dış ticaret firmaları oldukça heveslidir çünkü maliyet ve hız anlamında otomasyonun faydaları artık tartışılmayacak kadar açık bir konudur.

Blockchain vb. ileri boyutlardan bahsedilirken TEV gibi bir otomasyonun gerçekleştirilmesi, hedefe yönelik atılan önemli adımlardan bir tanesi olacaktır.

Bu yönde otomasyon geliştirmeleri her anlamda sektörde karşılığını bulacak ve mutlaka desteklenecektir.

Dahilde İşleme İzin Belgesi Kapsamında Ayniyet Uygulaması ve İlgili Özel Şartlar

“Bir Özel Şart – Bir Açıklama 5 ”

Dahilde İşleme İzin Belgelerinin kullanımını doğrudan etkileyen özel şartları incelemeye devam ediyoruz.

Özel Şart No: 24İşbu belge kapsamında ithal edilen veya eşdeğer eşya olarak kullanılan {…} ihraç edilen mamuller bünyesinde kullanıldığına dair ayniyatının ilgili Gümrük Müdürlüğünce yapılması gerekmektedir.
Özel Şart No: 154İşbu belge kapsamında ithal edilen {…} ihraç edilen mamuller bünyesinde kullanıldığına dair ayniyatının ilgili Gümrük Müdürlüğünce yapılması gerekmektedir.

Öncelikle bir karışıklığı ortadan kaldırarak başlayalım;

Ayniyat ne, Ayniyet ne?

Ayniyat: Özdek

1. isim İş yerlerinde eşya ve malzeme işleriyle ilgilenen bölüm, ayniyat.

2. isim Kullanılmaya, harcamaya uygun, taşınması kolay eşya, ayniyat.

Ayniyet: Aynılık

Aynı olma durumu, özdeşlik, ayniyet.

Gümrük Kanunu’nda

“Madde 68 – 1. Gümrük idareleri, eşyanın beyan edildiği gümrük rejimi şartlarına uyulmasını sağlamak üzere zorunlu olan hallerde, eşyanın ayniyetini tespite yönelik önlemleri alırlar.”

denildiğine göre ithal ya da ihraç edilirken eşyanın beyan edilen eşya ile aynı olduğunun tespiti ya da özdeşliğinin kontrolü istenmektedir.

Dahilde İşleme Rejimi’nde, eşya hal değiştirdiğine göre, hem ithal edilen ham maddenin ve çıkan ürünün tespiti ve hem de ham maddenin üründe kullanılıp /kullanılmadığının tespitinin yapılması gerekmektedir.

Dolayısıyla Gümrükler Genel Müdürlüğü 2015/8 Genelgede belirtildiği şekilde önce ithalat ya da önce ihracat yapılmasına göre ilgili prosedür takip edilerek ayniyetin tespit edilmesi sağlanmalıdır. Çünkü belge kapatmalarda bu ayniyet tutanakları sizden talep edilecektir.

Eşyaya ilişkin “ÖZEL” Özel Şart; Buğday

Özel Şart No: 132İşbu belge kapsamında ithal edilen buğdaya dair ayniyatın ilgili Gümrük Müdürlüğünce yapılması gerekmektedir.

Genel ayniyet özel şartının dışında 132 sayılı özel şart ile, ithal eşyası buğday olan dahilde işleme izin belgelerinde dönemsel olarak ayniyet tespit uygulaması getirilebilmektedir.

Fakat bu özel şartın genel ayniyet tespit uygulamasından farklı olarak yalnızca İTHALAT esnasında bir ayniyet tespiti isteniyor, ihracat esnasında ayniyet tutanağı düzenlenmesi istenmemektedir.

Sonuç olarak diib kapsamında ithal edilen ve ihraç edilen eşyaların gümrükte kırmızı hatta detaylı tespiti demek olan ayniyet tespit işlemi belge kullanımı açısından önem arz etmektedir. Tüm işlemleri doğru biçimde yapmış olsanız bile gerçekleşen ihracat beyannamesinde ayniyet eksik ise belge ihracat gerçekleşmesinde bu beyannameler silinecek ve dolayısıyla gerçekleşen ithalatın süresi içerisinde yurt dışı edilmemesi riski ile karşı karşıya kalınacaktır. Belge süresi bitmiş ise 2006/12 sayılı tebliğin 45. Maddesi çerçevesinde müeyyide söz konusu olacaktır.

Ayniyet Tespitinden Muafiyet

Dahilde İşleme İzin Belgeleri

Bilindiği gibi %1 ve %5 indirimli teminat oranı hakkı bulunan YYS/OKS sahibi firmaların, DİİB belge özel şartında ayniyat tespiti özel şartına yer verilmemekte, bu özel şart bulunsa dahi talep edilmesi halinde özel şart belgeden kaldırılmaktadır.

Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğünün 20.01.2021 tarihli 60771320 sayılı yazısı (Ayniyat Tespiti) ile YYS/OKS sahibi firmalara sağlanan ayniyat muafiyeti açıklanmıştır.

“Bu çerçevede, Bakanlığımız tarafından dâhilde işleme izin belgesi kapsamında gerçekleştirilen ihracat işlemlerinde ayniyat muafiyeti tespiti kriteri olarak, indirimli teminat uygulamasına paralel bir şekilde, firmanın belge müracaat/revize tarihinden önceki iki takvim yılı içerisinde gerçekleştirmiş olduğu ihracat performansı esas alınmakta”dır.

Dahilde İşleme İzinleri

Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü 2017/17 sayılı genelgesi ile Dahilde İşleme İzinlerinde uygulanacak olan ayniyet işlemleri düzenlenmiştir.

Bu genelgenin III. Sayılı fıkrasının 2. Paragrafında ;

“Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası sahibi kişiler ile Onaylanmış Kişi Statüsüne İlişkin Gümrük Genel Tebliği’nin (Sıra No:l) 42/A maddesinin birinci fıkrasında belirtilen koşullan taşıyan ve mezkur maddede belirtilen kolaylıklardan faydalanma hakkı bulunan yükümlüler yukarıda belirtilen ayniyet tespitine ilişkin uygulamalardan istisna tutulmuşlardır. “

Bu çerçevede YYS/OKS (42/A) sahibi firmalar ayniyet tespitine ilişkin uygulamalara tabi değillerdir.

(*) İlgili tanımlar TDK web sözlük uygulamasından alınmıştır.

Dahilde İşleme İzin Belgesi Kapsamında Telafi Edici Vergi’nin Peşin Ödenmesi “Bir Özel Şart – Bir Açıklama 4 ”

Bilindiği gibi Dahilde işleme rejim geri ödeme sisteminde vergiler ithalat esnasında tahsil edilir. Fakat aynı sistem içerisinde (tebliğ 11 madde 2/3/4 fıkralar) gümrük vergisinin ödenmesi fakat diğer vergilerin teminata bağlanması şeklinde uygulama da mevcuttur.

Geri Ödeme Kapsamında Üçüncü Ülke İhracat

Bu durumda geri ödeme sisteminde belge müracaatı yapılırken ihracatı hangi ülkeye yapacağınızı önceden netleştirmeniz gerekiyor. Eğer Üçüncü ülke ihracat yapılacak ise 11/1’den belge talebi yapılır ve dolayısıyla belgenin özel şartı da 37 nolu özel şart olur.

Özel Şart No: 37İşbu belge Geri Ödeme Sistemi çerçevesinde düzenlenmiş olup, bu belge kapsamında yapılacak ithalattan doğacak vergiler teminat alınmaksızın tahsil edilecektir.

İhracatın üçüncü ülkeye yapılması ile belge kapatıldığında ödenen vergiler iade alınır.

Fakat bu şekilde yapılan ithalattan sonra AB/PAAMK ihracatı yaparsanız tebliği ihlal etmiş olursunuz.

Geri Ödeme Sisteminde AB/PAMK İhracat

Geri Ödeme sistemi belge tebliğin 11/2-3-4 fıkralarına göre alındı ise tercihli ticaret söz konusu olan ülkelere ihracat yapılacak demektir.

Özel Şart No: 53İhracat 2006/12 sayılı Tebliğ´in 11 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrası uyarınca, işbu belge kapsamında yapılacak ithalattan doğacak gümrük vergisi ile varsa toplu konut fonunun tahsil edilmesi ve bu vergilerin haricindeki vergilerin teminata bağlanması gerekir.

Bu durumda ithalat esnasında gümrük vergisi ödenir, diğer vergiler teminata bağlanır. Belge kapandıktan sonra teminat iade alınır. Yani vergili ithalat söz konusu olsa bile gümrük vergisi peşin ödendiği için ihracat esnasında telafi edici vergi ödenmesi gibi bir durum söz konusu olmaz. Belge özel şartıda 53 nolu özel şart olarak kaydedilmelidir.

Üçüncü ülke ihracatı mevcut ise bu bentten alınan belge için peşin ödenen gümrük vergisinin iadesi de talep edilebilir sanıyorum.

Muafiyet Kodu

37 nolu özel şarta göre muafiyet kod D5 ve 53 nolu özel şarta göre de D5A muafiyet kodu girilmelidir.

D5: tüm vergiler tahsil edilir ve ticaret politikası önlemleri uygulanır. (serbest dolaşıma giriş)

D5A: gümrük vergisi ödenir, diğer vergiler teminata bağlanır ve askıya alma sistemi gibi ticaret politikası önlemleri uygulanmaz.

Sonuç olarak, dahilde işleme rejimi içerisinde bir sistem olan geri ödeme sistemi, askıya alma sisteminde yaşanan TEV kaynaklı zaman ve maliyet kaybını önlemeye yönelik bir pencere açıyor.  Tabi bunun için ihracatın hangi ülkeye yapılacağının bilinmesi ve belgenin buna uygun kullanılması gerekmektedir.

Aşağıdaki tablo geri ödeme sisteminin ihracat ülkeye göre vergi, muafiyet kodu vb. konularda tebliğe uygun elde edilen matrisidir.

Geri Ödeme Tablosu (vegiler, muafiyet kodu, özel şartlar)

Dahilde İşleme İzin Belgesi Kapsamında Bedelsiz Eşya İthali/İhracı ve Özel Şart No: 90

“Bir Özel Şart – Bir Açıklama 3”

Dahilde İşleme İzin Belgeleri özel şartlarını incelemeye devam ediyoruz.

Dahilde İşleme İzin Belgesi kullanıyor iseniz belge kapsamında “Bedelsiz ithalat/ihracat yapılıp yapılamayacağı” sorusu mutlaka gündeminize gelmiştir.

Hemen DİİB kapsamında bedelsiz ihracat yapılamayacağını veya DİİB taahhüdüne saydırılamayacağını(3) söyleyerek başlayalım. Çünkü bedelsiz ihracatlar, ihracat teşviklerinden yararlanamazlar.

Bedelsiz ithalat ilgili olarak ise, DİİB kapsamında Bedelsiz İthalat yapılabileceğini dair düzenlenmiş olan “Özel Şart No:90” bulunmasını bir dayanak olarak belirtelim ve daha sonra DIR tebliğ ve genelgelerine göre konuyu değerlendirelim.

Özel Şart No. 90İşbu belge kapsamında yapılacak ithalatın bir kısmı veya tamamı BEDELSİZ gerçekleştirilebilecektir.

Bedelsiz / Bedelli İthalat Tanımı

“Bedelli ithalat; ithal edilen malların bedellerinin ithalattaki ödeme şekillerinden biriyle yurt dışına döviz transferi yapılarak gerçekleştirilen ithalattır. 


Bedelsiz ithalat ise; ithal edilen mallar için yurt dışına herhangi bir döviz transferi yapılmadan gerçekleştirilen ithalattır. Bedelsiz ithalat; bedeli için döviz transferi yapılmadan satın alınan bazı şahsi ve ticari mahiyette eşyanın yurda ithalidir. 


Ticari bedelsiz ithalat, ticari faaliyetleri ile ilgili olarak yurt dışında yerleşik firma, kurum ve kuruluşlar tarafından, Türkiye’de yerleşik veya faaliyet gösteren kamu ve özel sektör firma, kurum ve kuruluşlarına gönderilen ve karşılığında döviz transferi gerektirmeyen malların ithalatıdır.” (1)

Yukarıdaki tanımlardan da anlaşılacağı üzere Bedelli /Bedelsiz İthalatı birbirinden ayıran temel husus, mal bedelinin yurt dışına transfer edilip edilmediği ile alakalıdır.

Dahilde işleme faaliyetleri ile alakalı olarak bakıldığında, eşyanın bedelli ya da bedelsiz olması değil, mamul bünyesinde kullanılan ham madde ya da yardımcı madde olup olmadığı önem arz eder.

Nitekim bu konu DIR 2006/12 sayılı tebliğin çeşitli maddelerinde ele alınmıştır.

Tebliğin 5. Maddesinde(2), şartlı muafiyet açıklanırken DİİB kapsamında yapılacak ithalatın “bedelli ve/veya bedelsiz” yapılabileceği belirtilmiştir.    

2006/12 sayılı tebliğin madde 17/8-b bendinde ise “DİİB kapsamındaki bedelsiz ithalatta” döviz kullanım oranının aranmayacağı belirtilmiştir.

Fakat 2006/12 tebliğin 14 maddesinde Gümrük İdaresi tarafından verilecek Dahilde İşleme İzin şartları içinde, eşyanın “bedelsiz” olması şartı da sayılmıştır. Yani dahilde işleme rejimi kapsamında bedelsiz eşya ithal edecekseniz DİİB değil Dİİ alınması gerektiği belirtilmiştir.

Aynı tebliğ içerisinde farklı maddedeki farklı ifadeler nedeniyle bir tezatlık varmış gibi algılanabilir, fakat uygulamada bu aşılmış denilebilir.

  1. Bir DİİB projesi hazırlarken eşyanın bir kısmı bedelsiz bir kısmı bedelli ise bu proje için alınan belgede BEDELSİZ eşya ithal etmeniz mümkündür (önemli işçilik faaliyetini de dahil ederek).

2. Tümü bedelsiz olan bir eşyanın dahilde işlemeye tabi tutulmak istenmesi durumunda ilgili gümrük idaresine müracaat edilerek bir beyanname kapsamı eşya için dahilde işleme izni alınması istenecektir. (Tarım ürünlerindeki bedelsiz ithalat, Savunma Sanayi Projeleri kapsamında bedelsiz ithalat ile 8531.20.40 gümrük tarife istatistik pozisyonunda yer alan “Aktif matris sıvı kristal tertibatlı olanlar  (LCD)” isimli maddenin bedelsiz ithalatı hariç olmak üzere. Bu eşyalar için bakanlıktan dahilde işleme izin belgesi düzenlenir.)

3. 2. Maddede belirtilen süreçte, eşyanın özelliğine göre Gümrükler Genel Müdürlüğü ve İhracat Genel Müdürlüğü görüşü doğrultusunda, çeşitli eşyalar izin mi belge mi düzenleneceği konusunda özel uygulama tesis edilebilir.

Yukarıdaki 2006/12 sayılı DIR tebliğinin uygulama genelgesi olan (2008/1) genelgenin kimi maddelerinde bu konuya değinilmiştir.

Genelgenin 9. Maddesinde(3) “dahilde işleme izin/belgede  bedelsiz ithalat yapılması ve eşyanın geri gelmesi durumunda yapılacaklar aktarılmıştır.

Yine genelgenin 17. Maddesinde “Bedelsiz ithalat imkanı tanınan DİİB sahibi firmaların” denilerek firmalara bedelsiz ithalat imkanı verildiği belirtilmiştir.

Genelgenin 53 maddesinin 1. paragrafında  ise bu maddelerden sonra yazının bu bölümüne kadar aktardığımız ve genelgenin kendisi ile de çelişen bir ibareye rastlıyoruz;

“DİR çevresinde bedelsiz ithalata ilişkin talepler gümrük idarelerince sonuçlandırılacağından, DİİB düzenlenmesi esnasında kısmen de olsa bedelsiz ithalata konu eşyaya yer verilmez.”

Yukarıdaki tebliğ maddeleri ve 90 nolu özel şartta eşyanın tamamı ya da bir kısmının bedelsiz olarak DİİB kapsamında ithalat yapılabileceğini söylenirken, genelge ile ne söylenmek isteniyor olabilir acaba?

Bir sonraki paragrafta ise;

Ancak, birinci paragraftaki hükme rağmen DİİB kapsamında bir şekilde bedelsiz olarak ithalat gerçekleştirilmiş olması halinde, bu ithalatın da belge kapsamında değerlendirilmesi ve bu durumda, bedelli kısımların bedelli, bedelsiz kısımların da bedelsiz olarak kabul edilerek belge taahhüt kapatma işlemlerinin tekemmül ettirilmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak, Dahilde İşleme İzin Belgeleri kapsamında ilgili tebliğ maddelerince bedelsiz ithalat mümkün görünüyorken ve bununla ilgili 90 nolu özel şart ile uygulamada iken 2008/1 genelgenin kimi maddeleri tebliğ ve uygulama ile uyumlu olmayan ibareler içerdiği görülüyor.

Uygulamanın daha doğru anlaşılması ve avantajların kullanılması için tebliğ ve genelge maddeleri daha açıklayıcı ve bir biri ile uyumlu olması gerektiği düşünülmektedir.

Notlar:

  1. https://oaib.org.tr/tr/bilgi-merkezi-sikca-sorulan-sorular-bedelsiz-ithalat-hakkinda-bilgi-verebilir-misiniz.html

2. DAHİLDE İŞLEME REJİMİ TEBLİĞİ (İHRACAT: 2006/12) 5. Madde ve 14. Madde I) bendi

3. Dahilde İşleme Rejimi Hakkında Genelge (2008/1) 9, 17 ve 53. maddeler

Dahilde İşleme İzin belgesi Kapsamında Hariçte İşleme Rejimi Kullanımı

“Bir Özel Şart – Bir Açıklama 2”

        Özel Şart No:18İşbu belge kapsamında yerli veya ithal olarak temin edilen eşyanın veya bu eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünün Hariçte İşleme Rejimi hükümleri çerçevesinde daha ileri düzeyde işlenmek üzere geçici olarak {…}`ya ihracına ve işlem gördükten sonra bu ürünlerin ithalat vergileri tutarından geçici ihracat eşyasının anılan ülkeden ve/veya serbest bölgeden aynı tarihte ithal edilmesi halinde uygulanacak vergi tutarının indirilmesi ile hesaplanan tutar kadar teminat alınmak suretiyle ithalatına gümrük idarelerince izin verilir. Bu ürünlerin belge kapsamında işlem görmüş ürün olarak veya ilk ithalattan sonra yurt içinde işleme tabi tutulması kaydıyla aynı şekilde tekrar ihracatı gerekmektedir.

Gümrük Kanunu’nda Ekonomik Etkili Gümrük Rejimleri başlığı altında yer alan Dahilde İşleme ve Hariçte İşleme Rejimleri, imalatçı/ihracatçı firmalarımıza sağladığı avantajlar ile önemlerini artırarak devam ettirmektedirler.

Dahilde işleme rejimi, hammadde ithali ile üretilen ürünün ihraç edilmesi ve ithalatta ödenmesi gereken vergilerden muafiyet ile avantaj sağlar.

Hariçte işleme  rejimi ise dahilde işlemenin tam tersi bir eşya hareketi ile yurtdışına gönderilen hammaddenin işlendikten sonra ithali ve bu ithalattan doğan vergilerin tam ya da kısmi muafiyet yoluyla ödenmemesi ya da bir kısmının ödenmesi gibi bir avantaj sağlar.

Hariçte işleme rejiminin en temel kriterlerinden birisi, yurt dışına işlenmeye gönderilecek ham maddenin mutlak surette “Eşyanın Serbest Dolaşım’da” olması zorunluluğudur.

Fakat DIR 2006/12 sayılı tebliğin 10. Maddesinin 1 ve 2. Fıkrası ile serbest dolaşımda olmayan dahilde işleme rejimi kapsamında ithal edilen ham maddenin de hariçte işleme rejimine tabi tutulabileceği belirtildiğinden, DİİB kapsamında HİİB diyebileceğimiz, bir belge ile iki ekonomik etkili gümrük rejimi birlikte kullanılabilmektedir.

DİİB No.18 özel şart, aslında DIR tebliğinin madde 10/2 fıkrasının birebir belgelere derç edilmiş halidir. Ve diib kapsamında hariçte işlemenin uygulanması durumunda kısmi muafiyet kapsamında oluşan ithal vergilerin teminata bağlanması gerektiğini belirtir. Dolayısıyla Dahilde işleme izin belgesi kapsamında hariçte işleme yapılıyor ise hariçte işlenen eşyanın vergileri de muafiyete tabi olmaktadır.

Dolayısıyla, bu özel şart, tebliğin ilgili maddesinin yerine getirilmesi ile ilgili bir hatırlatmadır.

Bu çerçevede ilgili mevzuata ve tebliğlere uygun işlem yürütülmesi, iki rejimin birlikte kullanımı nedeniyle daha çok önem kazanmaktadır.

Örnek:

A: diib ithal edilen hammadde (kumaş)

A1: yurt içi diib kapsamında işlenmiş yarı mamul (kesilmiş pantolon kumaş)

B: Hariçte işlenmiş mamül ya da yarı mamül (pantolon)

C: DİİB ihraç edilen mamül (bitmiş ihraç pantolon)

DİİİB—> A ithal—> A1 yurt içi işleme –> A/A1 hariçte işleme ihracat –> B HİİB ithalat —> C DİİB ihracat

Bu eşya hareketi esnasında HİİB kapsamında ithal edilecek işlenmiş mamulün teminata bağlanan kısmi muafiyete tabi vergisinin hesabı:

A/A1 ürününün HİİB ülkesinden serbest dolaşıma  girişinde oluşacak gümrük vergisi : 100 TL

B ürününün HİİB ülkesinden serbest dolaşıma  girişinde oluşacak gümrük vergisi: 150 TL

DİİB kapsamında Hariçte işlemeye tabi tutulacak eşyanın kısmi muafiyet kapsamında hesap edilecek teminat tutarı : B-A/A1 vergileri : 150-100 = 50 TL (pantolon – kumaş/kesilmiş kumaş)

Bu durumda diib kapsamında hiib ile yurtdışında işlem gören eşyanın oluşan 50 TL’lik vergisi diib kapatmadan sonra teminatı çözüleceği için ödenmemiş olacak.

Örnekten de anlaşılacağı üzere hariçte işleme için ödenmesi gereken vergiden avantaj sağlayan bu iki rejim kullanımının dikkat edilmesi gereken ve tespitinde ciddi ekonomik ceza ve zararlara yol açabilecek bir yanlış uygulamayı  da belirtmek gerekiyor.

DİİB kapsamında hiib uygulamasının firmalarımızın ithalat vergilerinden muafiyet ve istisna sağlaması için mutlaka ithal ya da yerli temin edilen eşyanın,  DİİB kapsamında alım yapılmış olması ve mutlak surette diib’de ithali izin verilen miktar kadar ham madde hiib kapsamında yurt dışı edilmelidir.

Yani 100 birim hammadde alındı ise belge kapsamında 100 birim eşya hiib kapsamında yurt dışı edilmeli ve tekrar geri ithal edilerek vergilerden istisna edilerek ithal edilmelidir.

DİİB belgesinin ithal listesinde azami 100 birim ham madde izni verilmiş ve ithal edilmişken 150 birim A/A1 hammadde hiib kapsamında işlenmek üzere yurt dışı edildi (50 birim hammadde yurt içinden temin edilmiş ya da stokta bulunan ve diib kapsamında olmayan benzer eşya). Ki buna izin verilmemesi gerekiyor (diib ithali aşan miktarda hiib ihracat miktarı yani).

Bu durumda 150 birim hiib kapsamında eşyanın  ihracına izin verildi ise ve yine 150 birim işlendikten sonra DİİB/HİİB kapsamında geri ithaline izin verilir ise yukarıdaki hesaplama doğrultusunda diib kapsamında olmayan ve fazla olan 50  adet eşya bu kapsama alınmış olacak ve vergileri teminata bağlanarak ödenmeyecektir. Dolayısıyla fazla olan 50 adet için yalnızca Hariçte işleme izin belgesi ile kullanılmış olsa idi kısmı muafiyete tabi olarak ÖDENMESİ gereken vergi:

50 X (150 – 100) = 2.500 TL Gümrük vergisi + KDV matrahını etkilemesi nedeniyle buna tekabül eden KDV.

DİİB kapsamında 100 adet ithal edilip HİİB uygulanıp 150 adet ihraç edilse bile 50 adet eşya diib kapsamında girdi olmadığından, fazla yapılan ihracat serbest dolaşımdaki eşyaya tekabül eder ve bu eşyanın HİİB uygulanabilmesi için mutlak surette vergilerinin tahsil edilmesi gerektiği düşünülmektedir.

 Bunun tespiti durumunda gümrük vergi cezaları söz konusu olacağı düşünülmektedir.

Dahilde İşleme Rejimi Kapsamında Düzenlenen Beyannamelerde Muafiyet Kodları

https://ticaret.gov.tr/data/5e79ce2013b87629c8120d73/Muafiyet%20Kodlar%C4%B1%20Listesi%202021.xlsx

Bildiğiniz üzere Dahilde işleme izin belgeleri kapsamında, ihracı taahhüt edilen mamul serbest dolaşımdaki hammadde kullanılarak ÖNCEDEN ihraç edilebilir ve dolayısıyla mamul içerisinde kullanılan hammadde (eşdeğer eşya) yerine sonradan ithalat yapılabilir.

Önceden ihracat ve önceden ithalat bir belge içerisinde birlikte kullanılabildiği için belgelerin anlık takibi ile eşdeğer kullanımı hakkında stok takibi vb. metotla eşya hareketi takip edilmelidir.

Beyanname hazırlanırken Gümrük Yönetmeliği Ek-14 beyanname kullanma talimatı gereğince bakanlıkça belirlenmiş muafiyet kodlarından ilgili olanın beyannamenin ilgili alanına girilmesi gerekmektedir.

Son dönemde, eşdeğer eşya kullanımı ve bununla ilgili “D1B” muafiyet kodunun kullanılması konusu önem kazanmıştır.

Gümrük beyannamesi hazırlanırken stok takiplerinden eşdeğer eşya kullanımı hakkında bilgi temin edilmesi gerekmektedir. En güncel ve gerçek bilgi stok takibi ile mümkündür çünkü DIR otomasyon sistemindeki veriler bile bu anlamda doğru sonuçlar vermeyebilmektedir (tescilde bekleyen beyannameler ya da iptali sağlanmayan beyannameler nedeniyle hatalı sonuçlar alınmaktadır).

  1. D1 kodlu belge içerisinde gerçekleşmelere bakıldığında, şartlı muafiyet kapsamında önce ithalat sonra ihracat yapılıyor ise;
Muafiyet KoduMuafiyet Açıklaması
D1ADİR Şartlı muafiyet

2. D1 kodlu belge içerisinde gerçekleşmelere bakıldığında, eşdeğer eşya  kapsamında önce ihracat sonra ithalat yapıldı ise;

D1BDIR Eşdeğer Eşya uygulaması çerçevesinde ihracat ve ithalat için
(Birden fazla ithal kalem varsa ve yalnızca bir eşyada belirtilen anda önce ihracat sonra ithalat gerçekleşti ise ithalat ve ihracat beyannamesinde D1B kodu girilmelidir.)

3. D1 kodlu belge kapsamında işletme malzemesi için İTHALAT beyannamesi hazırlanıyor ise;

D1CDİR İşletme malzemesi -KDV pesin alinir

4. İhracat sayılan Yurt içi Teslim (D3 kodlu) DİİB kapsamı İTHALAT/İHRACAT beyannamesi hazırlanıyor ise;

(D3 kodlu belge kapsamında eşdeğer eşya için ayrı bir muafiyet kodu belirlenmemiş, bulunmamaktadır?..)

D3DİR ihracat sayılan satış ve teslimler için
D3ADİR ihracat sayılan satış ve teslimler için -KDV teminata bağlanır
D3BDİR ihracat sayılan satış teslimler-ÖTV Kan. I say. liste kapsamı esya

5. Geri Ödeme Sistemi kapsamında işletme malzemesi için beyanname hazırlanıyor ise muafiyet kodları;

D5DİR-Geri Ödeme Sistemi (üçüncü ülke ihracat)
D5ADİR-Geri Öd.Sis.-2008/14162 say. BKK Tic. Pol. Önl. Uygulanmaz (AB ihracat)

6. Dahilde İşleme İzni kapsamında (ilgili gümrük idaresinden alınan izinlerde) beyanname hazırlanıyor ise;

DIIG2006/12 teb. 14. mad. Kaps. Geri öd. Sis. Güm. İd. verilen izin
DIIGADIRTeb.14.mdGeriÖd.St.Kap.İzin-2008/14162say.BKK.Tic.Pol.Önl.Uygulnmaz
DIZIN2006/12 s. teb. 14. mad. yer alan, ş. muaf. kap. güm. İd. ver. izin

Dahilde İşleme İzin Belgelerinde “Bir Özel Şart – Bir Açıklama 1” ; Ekspertiz Raporu Sorunsalı…

Özel Şart No: 6İşbu belge kapsamında ithal edilen veya eşdeğer eşya olarak kullanılan maddelerin ihraç edilen veya yurt içinde teslim edilen mamuller bünyesindeki kullanım oranlarını gösterir Ekspertiz Raporunun taahhüt hesabının kapatılması sırasında tevsiki gerekmektedir.

Bir ihtiyaç haline dönüştüğü için Dahilde İşleme İzin Belgelerini yönetmenin gri alanı hatta karanlık alanı diyebileceğimiz “Özel Şart”ların madde madde açıklanması ve belge yönetimi açısından sıkıntılarını ve dolayısıyla ilgili bakanlığımıza sizin sesinizi ve önerilerimizi de iletmiş olacağız.

2006 yılı itibarı ile otomasyon sistemine geçen ve 2012’lerden sonra beyanname aslı istenmeden kapatma işlemleri yürütülen ve dolayısıyla belge alımı ve kapatması oldukça hızlanan bir bir süreç yürütülmekteydi.

Ağırlaşan ekonomik koşullar ve pandemi nedeniyle hem belgenin yönetilmesi hem kapatılmasında belirli aksaklıklar yaşandı. Bu sorunlardan birisini de biz kendi kendimize üreterek, kapatma işlemlerinin yavaşlamasına neden oluyoruz. Firmalarımızın belge hazırlık süreçlerinde dikkate almadığı ve ilgili sanayi odalarının yaklaşımı nedeniyle ekspertiz raporları, sorunun tam kendisi olmaktadır. Fakat ihracatı yapılmış ve fiilen taahhüdü tamamlamış belgenin ekspertiz raporu gibi bir kırtasiye evrakı nedeniyle belge faaliyetlerinde sıkıntı yaşanması otomasyon ruhuna aykırıdır sanıyorum.

Diğer taraftan farklı illerdeki sanayi odalarında farklı uygulamalar nedeniyle evrak hazırlama sürecinde de sıkıntılar yaşanabilmektedir.

Örnek 1: Dır otomasyona geçilmesi ile birlikte ekspertiz raporu düzenleyecek sanayi odası dijital beyanname bilgilerini esas almakla birlikte ihracat /ithalat beyanname nüshaları veya fatura örnekleri istenerek kontroller gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Dolayısıyla DIR sistemi ve kapatmada beyanname aslı istenmemesinin belge kapatma sürecini hızlandırması açısından bir hükmü, ortadan kaldırılmış oluyor.

Örnek 2 : Yine bazı il sanayi odaları bir diib belgesi için 2 ekspertiz raporu müracaatı yapılmasını talep ediyorlar. Bu hem maliyeti artırmakta, hem belge kullanımında zaman kaybına ve evrak temininde zorluklar yaşanmasına neden olmaktadır.

Örnek 3: 2008/1 DIR uygulama genelgesinde yer almasına rağmen halen bu konuda firmalara sağlanan avantaj kullandırılmamaktadır. Eğer hammadde ve mamül tanım ve sarfiyat oranları kapasite raporunda birebir yer alıyor ise özel şartta Ekspertiz Raporu alınması şartı bulunsa bile ekspertiz raporu alınmadan DİİB kapatılıyor idi. Fakat 2006/12 sayılı tebliğin 45/4-a maddesi dayanak gösterilerek diib kapatmalarında belge süresi içerisinde ekspertiz raporu almayan firmaya özel şarta aykırılık nedeniyle 6 ay indirimli teminattan yararlanmama müeyyidesi uygulanıyor. Eğer genelge hükmü ile uyumsuzluk önlenmek isteniyor ise ya belge düzenlenirken bakanlık belge özel şartına ekspertiz raporu şartını koymayacak ya da bölge müdürlüğü teşvik departmanı müeyyide uygulamayacak. Tabi eğer ASLOLAN KAPASİTE RAPORU ise!

Örnek 4 : Belge kapsamında yurt içi alım var ise bu kez de ekspertiz raporu ile YMM raporlarının uyumu ya da uyumsuzluğu nedeniyle yaşanan zaman kaybı ve fazladan maliyetler söz konusu olmaktadır.

Örnek 5: Birinci birim ve ikinci birim sarfiyatlar nedeniyle uygulama farklılığından dolayı düzenlenen ekspertiz raporu ile diib kapatma uzmanın talepleri örtüşmeyebilmektedir.

Ayrıca DIR sistemindeki sarfiyattan çok fiilen gerçekleşen sarfiyatın baz alınması gereği bakanlık müfettiş raporlarına konu olurken belge gerçekleşen revizesi ve ikinci birim sarfiyat revizelerinde (tekstil harici) süreç uzamakta, zaman kaybına yol açmaktadır.

Tüm bu süreçlerin yeniden İhracat Genel Müdürlüğü tarafından tanımlanmasına ihtiyaç vardır.

2006/12 tebliğ hükümleri ya da 2008/1 DIR uygulama genelgesinde açık hükümler olmasına rağmen uygulamada birlik sağlanamamaktadır.

İhracat gerçekleştirmek üzere pek çok olumsuzlukla başa çıkmaya çalışan diib sahibi firmalarımıza, Ticaret Bakanlığı’nca gümrük muafiyet ve avantajları ile DİİB belgelerinin alınması ve kapatılmasında pek çok kolaylık sağlanmıştır. Fakat Ekspertiz Raporu alınma ve belge kapatmada kullanılması süreçlerinde, bu önemli ihracat teşvikinin uygulamasında zorluklar yaşanmaktadır.

Dahilde İşleme Rejimi’nde Eşdeğer Eşya Sınırlamasının Etkileri

Dahilde işleme izin belgesi kapsamında Eşdeğer eşya kullanımının kısıtlanması hakkında uyarı ve öneri.

30.11.2020 tarihinde yayınlanan bakanlık talimatı ile pek çok sanayi girdisinin ithalatında eşdeğer eşya ithalatına izin verilmemesi fiilen talimatlandırılmıştı.

Aynı şekilde tarım ürünlerine ilişkin genelgede yapılan değişiklik ile yine bir kısım eşyanın diib kapsamında ithaline eşdeğer eşya kısıtlaması 2020’de genişletilerek uygulanıyor.

Mevcut durum ve olumsuzluklar

1. ihracat karşılığında güvenli ithalat yapan firmaların iş süreci sekteye uğrayabilecektir. Yani önceden ihracat ile muafiyet sağlanacak kesin ithalat miktarına göre ithalat yapan firmalar, bu güvenli hareket tarzını yitirmişlerdir. ihracatta yaşanan bir sürü belirsizliğe bu da eklenince firmalar bağlantı yaptıkları ihracattan önce ithalata yönelmek zorunda kalacaklardır.

2- Önceden ihracat ile, ithalat ve dolayısıyla imalatın maliyetini karşılama şansını bulan firmalar, bunu da yitirmiş olacaktır. Belki de işletme kredi faizinin yükselmesi kadar firmalara bir nakit sıkıntısı yaşatan uygulamaya dönüşecektir. Yani önceden ihracat mal bedeli tahsilatı ile sonra yapılacak ithalata ve imalata finansman/kaynak olarak kullanılmasının önü kesilmiş olmaktadır.

3- Yine firma ihtiyaçları ve ihracat sürekliliği ve yapılan anlaşmalar gereği özel şarta aykırı işlemler gerçekleşmesi nedeniyle diib kapatmada cezai durumlar ile karşılaşılacaktır. Oysa ihracatın teşvik edilmesi ve  ülke ihracatına katkı sağlayan firma, ithalat ihracat zamanlamasına dikkat etmemesi nedeniyle cezalandırılabilecektir. Yani taahhütü gerçekleştirmesine rağmen cezai durum oluşacaktır.

4- Son olarak bu uygulama ile yurt içi üreticilerin ürettikleri eşdeğer eşyanın yurt dışına gönderilmesinin de önü kesilmiş olmaktadır. Pandemi sürecinde belki yurt içinde üretilen özellikle bazı gıda maddelerinin yurt dışına çıkışına dolaylı bir engel konularak yurt içinde o eşyanın bulunabilirliği artırılmış olabilir, ülke çıkarları açısından önemlidir. Aksi yönde ihracatçı firmaların yurt içinden mal teminini özendirici bir süreç yaratmadığı kanatindeyim.

Öneri

1- Pandemi süreci de göz önüne alınarak bu özel şarta aykırı durumlar için cezaii duruma düşen DİİB’ler için en azından pandemi süreci atlatılana kadar bir geçici madde ile af getirilmelidir.

2- Yukarıda bahsedilen tüm süreçler değerlendirildiğinde ve uygulamanın devam ettirilmesi gibi bir sonuca ulaşılacak ise, gümrük ve DIR otomasyon sisteminde bir geliştirme yapılarak önceden ihracat yapılmasına sistemsel olarak müsaade edilmemesi gerekmektedir.

DIR otomasyon sisteminin sarfiyat tablosunda eğer ilgili ithalat kalemi miktarı toplam ihtiyaç miktarından fazla ise ihracata izin verilmeli, yok eğer sistemde toplam ihtiyaç ithalattan fazla ise ithalata izin vermemeli ya da fark bölümünü artıya geçirecek ihracata izin verilmemelidir.

Diğer türlü manuel veri kontrolü ve insana dayalı belge süreçlerinin takibi ve firma ihtiyaçlarının baskısı, hatayı çağırır mahiyettedir.

Tekstil Sektörüne muhtemel etkileri

01.12.2020 tarihinden sonra yeni belge alınırsa “ceplik”lerin dışında pek çok eşyanın eşdeğer kısıtlamasına tabi olacağı görülebilir. Eşdeğer eşya tespiti gerçekleşen ithalat ve gerçekleşen ihracat beyannameleri karşılaştırılarak ve her bir beyanname için sarfiyat tablosu oluşturularak gün gün ithalat ve ihracat miktarlarının karşılaştırılması ile yapılabilir. Bu şekilde belge kullanımı ise yine büyük sıkıntılara yol açacaktır.

Tekstil DİİB ithalat ihracat satırkodu sayısının fazlalığı, gerçekleşen sarfiyat tablosunun kontrolünün zorluğu ve elbette belge kapanış tarihinde yapılan gerçekleşme revizesi ile belge açıkken yokmuş gibi görünen eşdeğer eşya kullanımı, kapatmada birim sarfiyat oranı değişikliği ile eşdeğer eşya kullanımı ortaya çıkabilir.

YYS sahibi Tekstil firmalarına ayniyatta sağlanan avantajın “110 nolu özel şart”ın belgeye yazılmaması bakanlıktan talep edilebilir.

2006/12 sayılı Tebliğ’de özel şarta aykırı işlem gerçekleştirilmesi halinde uygulanacak yaptırım 45. maddede belirlenmiştir. Bu maddenin ilgili fıkrasına göre;

(4) Ayrıca;

a) Birinci ve ikinci fıkrada sayılan haller dışında, belge/izin kapsamında ithal edilen eşyanın işlem görmüş ürün olarak ihraç edildiğinin tespiti kaydıyla, Bakanlıkça/Gümrük Ticaret Bakanlığınca belirlenen şartlara uyulmaması durumunda,

b) Döviz kullanım oranının aranmayacağı haller haricinde, belge kapsamında ithal edilen eşyanın tamamı ihraç edilen işlem görmüş ürünün elde edilmesinde kullanılmış olsa dahi döviz kullanım oranının bu Tebliğ’in 17 nci maddesinin dokuzuncu fıkrasında belirlenen oranları geçmesi halinde,

belge/izin sahibi firma adına (bu firmanın başka bir firmanın belgesine yan sanayici olarak eklenmesi dahil) düzenlenmiş ve düzenlenecek belgeler/izinler kapsamında, Bakanlıkça uygun görüldüğü tarihten itibaren 6 ay süreyle indirimli teminat uygulanmaz. Firmaların bu fıkra kapsamında müteakip ihlallerinde teminat oranı, Bakanlıkça uygun görüldüğü tarihten itibaren ithalattan doğan vergi tutarının 2 (iki) katına kadar arttırılır.

(*) İkinci ihlalden sonra teminat oranı %200 ve 1 yıl süresince uygulanır.

Dahilde İşleme İzni ve İzin Belgelerine Ek Süre Verildi

31.12.2020 tarihinde yayınlanan 5. mükerrer Resmi Gazete’de DIR 2006/12 sayılı tebliğe Geçici Madde 36 eklenmiştir.

İlgili maddeye göre yeni corona virüs (Covid 19) salgını nedeniyle taahhüdünü yerine getiremeyen ihracatçılara yönelik olarak ;

1- Dahilde İşleme İzni/İzin Belge düzenlenme tarihi 01.01.2021 tarihinden önce olan

2- İhracat taahhüt hesabı henüz kapatılmamış dahilde işleme izin belgeleri/dahilde işleme izinleri ile ihracat taahhüt hesabı müeyyideli olarak kapatılmış ancak müeyyidesi kısmen de olsa tahsil edilmemiş olan dahilde işleme izin belgelerine/dahilde işleme izinlerine,

3- En son 30.06.2021 tarihine kadar Bakanlığa müracaatta bulunulması kaydıyla,

Bu müracaatın uygun görüldüğü tarihten itibaren belge/izin orijinal süresinin yarısını geçmemek üzere ilave süre verilir.

denilmektedir.